15 Ekim 2009 Perşembe

#1


Fatih Terim tarafından keşfedilen, Antalya'da başladığı spor kariyerinde yedek kulübesinde beklemekten, İzmir'de yapılan Ümit Milli takımı seçmelerini geçerek kurtulan Rüştü, Ümit Milli takımımızda ilk kez forma giydiği karşılaşmada, Polonya'da Almanlar'dan 4 gol yedi. Daha sonra, 1993 yılında Beşiktaş'la anlaşan Rüştü, talihsiz bir trafik kazası geçirdi.

Bu kazada, çok yakın bir arkadaşını kaybeden ve ağır yaralanan Rüştü için Beşiktaş'ın kapıları, kendisini muayene eden doktorun "çok riskli, almayın." sözleriyle kapandı.
Bunun üzerine Antalyaspor'a dönen Rüştü, yeni taliplisi olan Fenerbahçe'de 1994-2003 yılları arasında toplam 9 yıl kaldı.2002-2003 sezon sonunda İspanya'nın köklü kulüplerinde FC Barcelona takımına transfer olmuştur. 1 yıl FC Barcelona'da yedek kaleci olarak görev yaptıktan sonra, 31 Ağustos 2004 tarihinde tekrar Fenerbahçe'ye 1 yıllığına kiralık olarak transfer edildi.
Fenerbahçe teknik direktörü Zico'nun geçen sezon takımda fazla şans vermemesi ve Fenerbahçe'de hakettiği değeri görememesi nedeniyle Beşiktaşı tercih eden Rüştü Reçber 17 Haziran 2007'de bu takımla ile 3 yıllık bir sözleşme imzaladı.Ve kariyerinin son dönemecine girdi.

Ama diplomasinin ve Fatih Terimin gölgesinde kalan maçta Türkiye, gelmiş geçmiş en iyi
kalecisinin buruk vedasını göz ardı ediyordu.O ki 2002 Japonya-Kore turnuvasında tam anlamıyla Türkiye 'yi futbol ülkesi gösteren başlı başına gurur kaynağımızdı.

Rüştü, bir çok kez, biz gözlerimizi kaparken,o da kulaklarımızı rakip takım lehine gol sesini duymamamız adına kapatıyordu.Her büyük kaleci gibi oda birçok hatalı gol yedi.Astronomik rakamlarla anılmamasının tek suçu Arda gibi,Tuncay gibi,Hakan Şükür gibi,İlhan Mansız gibi medyatik olmamaktı.Adam gibi adamdı o.Eminim ki Rüştü'nün Türk futbolu için yapacakları bitmedi.O şimdi yeni rüştüler kazandırmak için kolları sıvamıştır.Ve umarım bizde geçmişe saygısızlığı bi nebze daha yitiririz.

Yolun açık olsun büyük kaptan.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder